Kayıtlar

Sevmek Yetmez

 Etrafındaki kişiler yanında olduklarını söylerler, sadece yanındadırlar.  "Yanındayım, ne olursa olsun!" derler, sadece derler. Başını  yastığına koyduğunda kalbindekilerle baş başasındır. O zaman yan yana olduğun vicdanındır. O insanlar gibi değildir yalan söylemez, duymak istediklerini söylemez, çıkarını düşünmez. Sadece gerçekleri bilir, gerçekleri söyler. Vicdanını kandırabilirsin ama hep duyarsın söylediği  doğruları. İyi ya da kötü olmak elinde. Bir insanın yanında olmak kolaydır, kalbinde olmak zor.  Herkesin  elinden tutabilirsin, bedenine dokunabilirsin ama ruhuna dokunamadıysan sadece yanında olursun, kalbinde değil. Sevebilmek bir zanaattır. Saçını koklamadan, gözyaşını silmeden, sesini duymadan sevemezsin. N abzını  duyman gerekir, elinden tutmak yetmez. Sadece  somut değildir sevmek, huylarını o özlemelisin, rüyanı paylaşmalısın,  Seviyorum!" demek yetmez.

Günlerce gülmek gerek

  Kelimeleri her şartta ustaca kullanabildiğinizi mi düşünüyorsunuz? Bir de, meleklerin kanatsız olduğunun ispatı olarak karşınızda duran varlığın, eşsiz gülüşüne bakarken cümle kurmayı deneyin. Bir tebessümün cümleleri değiştirebileceğine inanacaksınız. Kelimeler gülüşe yakın olabilmek için kıyasıya bir yarışa tutuşuyorlar. Öyle yoğun bir sıcaklık yayıyor ki küçücük bir tebessüm bazen, aklınızdan geçen kelimeler dudaklarınızdan dökülene kadar uçup gidiyorlar.Eliniz ile karşınızda ki insanın dudaklarına, saçına, eline dokunabilirsiniz. Eğer amacınız karşınızdakinin kalbine dokunmak ise ona en iyi gülüşünüzü sunun. Gülmek kelimeleri kullanmadan cümle kurmanın en keyifli yoludur. Bu arada, gülüşler bazen kelimeleri unuttururken, bazen de eşi benzeri olmayan bir gülüşü birden çok kelime ile anlattırır. Gülmenin büyüsüne inanın ve unutmayın, günlerce gülmek gerek...

Keşif

  Sebebini sorma,keşfetme aşamasında bir kaşifim.İleride bir gün yine sorma sebebini,seni nefes almayı bırakana dek keşfetmeyi yazdım aklıma.Seni hiç bir zaman tamamen tanımamayı diledim.Her defasında binlerce kağıda seninle ilgili farklı kelimeler karalamayı,özellikle kurşun kalem kullanmayı planladım.Seni yazarken dört bir yanıma,acı bir kahve koydum fincana defalarca kez.Her şeyin bittiğini,ama sana olan merakımın hiç bitmediğini teyit etsinler diye,binlerce kurşun kalem ve yüz binlerce fincan kahve tükettim.Herkes daha çok sevilmeyi diler,ben seni hiç bir zaman tam olarak keşfedememeyi diliyorum.

Umursamak

  Boyama yapan bir çocuğun heyecanını düşünün,biran önce bitirip diğer resme geçme acelesini.Sınırlara ve boyanın taşmasına aldırış etmeyen bir çocuğun umursamazlığını düşünün.Sonra alakasızca bir yetişkin hayal edin,sınırlara ve karşısındakinin sabrının taşmasına,aldırış etmeyen bir yetişkin.Umursamazlığının farkında olmayıp,geriye kalan herşeyin farkında olduğunu düşünen bir yetişkin.Çocuğun bir yol gösteren ile sınırları aşmayıp,mükemmel bir boyama yapması muhtemel.Yetişkini umursamaz kalıbından çıkartabilmek ise gerçek bir zanaat.

Hayal

  Keşke her şey hayal kurmak kadar kolay elde edilebilir olsaydı..Belki o zaman sevgilisiyle ciddi bir tartışma yaşayan genç kız,göz yaşlarını dökmez,sadece mutluluk ve tutkunun hakim olduğu ilişkisinin tadını çıkartırdı.Ünlü bir müzisyen olmak isteyen çilli çocuk,parmaklarından dökülen akustik piyano sesinin,binlerce kulak tarafından algılanışına tanıklık eder,bunun gururu ile kabarırdı.Yirmili yaşlardaki şişman kız,podyumda salınırken ona bakan gözlere nispet yaparcasına daha dik yürürdü.Hayatın zorlu sınavlarına katılmış gözlüklü beyefendi,üçüncü bir torun alırdı kucağına.Camdan dışarıya bakan iki minik göz,kuşlar kadar yükseğe çıkardı belki kanatlarıyla.Yavrularının açlığını dindirmek isteyen dişi aslan,üç geyiği aynı anda enselerdi.Belki çikolatanın tadını bilmeyen kara çocuk,bir dilim ekmeğin üzerine çikolata kreması sürüp,ilki bitmeden ikinci dilimin hazırlıklarını yapardı.Keşke herkes,sadece kendisi için hayal kuruyor olmasaydı.

Bir Zamanlar Çocuktum

Sona doğru bakıyor gözlerim, Başlangıcı görmeden,tatmadan. Kimler ya da neler, Karamsarlığa sürükleyen beni. Nefes almanın verdiği hazzı yaşamak varken, Biran önce nefesimi vermek isteyişim neden? Sarıp sarmalayıp duygularımı, Yüksekteki bir rafa kaldırmışım. Yazdığım kelimeler, o kadar çok anlam ifade ediyor ki bazen. Ben bile şaşırıyorum,raftaki duygularıma. İnce bir duvar üzerinde yürüyen çocuktum bir zamanlar, Şimdi duygularını sorgulayan bir yetişkin. Zaman mı bizi içine çeken? Yoksa biz mi zamanı tüketiyoruz? Peki ya sen sordun mu,bunları kendine?

Yalancıyım

Patavatsızım, Seni sevmediğimi söyleyebilecek kadar. Umursamazım, Beni sevdiğini görmezden gelecek kadar. Ne pembe hayallerim var senin gibi, Ne de aşk sözcüklerim. Daha kaç kere soracaksın neden diye? Ben söylemekten hiç sıkılmam, Seni sevmiyorum. Seni sevmiyorum. Seni sevmiyorum. Yalancıyım, Seni sevmediğimi söyleyebilecek kadar.